30 Temmuz 2012 Pazartesi

yıldız yorgan altında sineklik ve kelebek

Yıldız yorgan altında uzanmış gece yarısı, adı Ay'la. Yanında güzel bir adam,
yüreği O'nunla. Eller deymese de, gözler süzmese de biliyor ki Ay'da hep O'nla.
Gece kapkaranlık, cırcır böcekleri orkestra ve iki yürek yan yana !


İşte Ayla ile Ayda, Ayla'nın Ayda, Ayda'nın Ayla ..

Ay'la kelebeğe benzetir o sırada bir yıldız kümesini. Bozuverir sessizliği, çılgınca ve sorumsuzca. Ay'da der ki; "Hemen altındaki yıldızları da çiz, al bak şimdi sana bir sineklik".
Ardını sorgulamadan gelen iki sıcak ve yalnız kahkaha.

Bir göz olmaktansa, iki özgür aklın sevişmesi işbu yıldız yorganı altında.

Eh bu Ay'la ile Ay'da..

Biri kelebek, biri sineklik ! Aynı rüzgar altında, salına salına biri doğudan biri batıdan
çalarken ayrı kafalarda aynı olmamak ve yıpratmamak tadında.

İlk tanıştığımda "Ay'la ve Ay'da" ile şaşırdım.! Ne biçim bir münasebettir , anlayamadım.

Olması gereken, aynı'lar değil miydi? Aynı bakışlar, aynı yerlerde aynı hisler, aynı enerji,
hatta sinerji, aynı çatlaklar, aynı yaralar, aynı kırıklar özetle aynının tıpkısı iki rakı arası vazifeler misali yaşamlar.

Bu ikisi de Ay ama biri Ay'da diğeri Ay'la. 

Offff!!!

Hep "bir" diye öğrettiler bana. Kafam karman çorman oldu. Bir ol, O'nun ol, O'na bak, O'nu gör,
O'nu yaşa O'nu tamamla. O'nlayken de UNUT Kendini.. Yok ol, kaybol onunla, yaşa o aşk'ı,
hatta yaşarken yavaş yavaş öl farkına bile varamadan.

"Ay" bir güzellik işte, onlar Bir'er yürek, birbirlerine hep hasret.

İster yıldız yorgan altında, ister dört duvar arasında iki ayrı ses, jazz gibi spontan, tesadüfsüz bir doğaçlama.

Uzaktayken daha yakın olabilen iki ayrı temas.

Çok sevdim sizi Ay, hep uzak olun, kimse bulamasın sizi o bilinen topraklarda,
dokunamasın engin denizlerde dans eden anlarınıza.










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder