6 Haziran 2014 Cuma

acemi ilişkiler

Yıl yok, ay yaz başlangıcı, günü sorsan hiç orada değilim.
Hatırda kalanlar : koku dibimde, çalan şarkılar hala dilimde, biraz buruk, biraz heyecanlı.
.....
Yolda gidiyorlardı. Beyaz bir araba, babaya ait.
Cepte kalan son paralarla sinemaya gidilmişti.
Film klasiklerden biriydi, olmadıysa da olacak kesin: "U turn"

"Arabayı kullanmak ister misin?"
-Eveeeet ! (Acemi çığlığı)
..
"Kendine güven, şu an ortamın hakimi sensin, direksiyon sadece bir araç!"
-Tamam ama vitesi değiştirirken kayıyoruz sanki
"Sadece önüne bak, ve hakimiyetin sende olduğunu unutma"
-Bunlar yerine, vitesi sen değiştirsen olmaz mı?
"Arabayı kullanma ona sahip ol"
-Tam benlik
..
Bu arada adam sigaraya kız da acemiliğinin heyecanına sarılıyor

Çötönk !

"İyice saçmaladın"
-Sana demiştim vites ile aynı anda ..
"Tamam sadece devam et"
-Ama çarptık
"Çarptın, ve şimdi toparlan"
-Lutfen sıkıldım, kullanamıyorum işte, hadi sen geç şu direksiyona
"Kaldır şunu"
-İniyorum
"Sen bilirsin!"
-Ya lutfen yardımcı olsan
"Bire tak önce"
-O kadarını biliyorum
"Sızlanmasan da gitsek kimse fark etmeden"
-Hep bir yerlerde kaçak olma durumu
"Hadi!"
..
Kız arabayı kaldırır, kullanmaya devam eder, vitesi umursamadan, gacır gucur!
..
-Park filan edemem
"Tamam sorun değil, teşekkür ederim, çok iyiydin"
Kız ağlamaya başlar, bir boşalma anıdır.
"Hadiii, gerçekten çok iyiydin"
-Tüm bunlar niyeydi
"Seni seviyorum"
-Sevme !
"Sevmem"
..
Eve girerler, Nem! Sessiz, soğuk, bomboş.. Uyku saati.

Dümdüz, bembeyaz çarşaf üzerinde deliksiz uykudan uyanamaz hallerde, saat çalar.
"off başım çatlıyor"
-hadi bir şeyler yapalım
"aksiyon mu?"
-asla, canım, asla, ölene kadar uyuyalım burada. bizi beraber gömsünler.
"anladım ama paramız yok"
-biliyorum umurumda da değil
"hadi kalk"
....
-Arabayı kullanan hep sen ol
"bir gun ben olmayacagım"
-bir soforle evlenirim ben de
"bensiz olan kimseyle evlenemezsin"
-senle evlenirim ben de
..
-nereye gidiyoruz?
"otoban ucreti odemeyecegimiz bir yerlere"
-bazen parasızlık sıkıcı olabiliyor
"eğlenmek ister misin?"
-psikopatça olmasın
"sensiz olur o"
...
ilk benzincide durulur, adam arabadan iner, benzinciye rica eder:

"Kredi kartımız var, buradan para çekseniz ama benzin almasak ve o paradan yüzde on kesip bize nakit verseniz diye bir ricada bulunabilir miyim?" der ve kız da kapıdan fırlayıp,
-Lütfeeen, bugün doğum günüm , diye haykırır
Benzincinin de işine gelen bu durum, sayesinde cepleri az da olsa para görür.
Yola devam
..
-Çeşme mi ?
"Uyusana biraz, ya da sussana mesela?"
-Bayılırım surprize
..
"hey uyan hadi geldik"
-beyin altı olmusum sanki, ne uykuydu
"bayılıyorsun arabada uyumaya"
-evvet ve her zaman, dolayısıyla şofor sensin bayım
"burası çok farklı bir yer"
-ne gibi? korkmalı mıyım?
"bence uzak dur  şu salak modundan da çık"
-devamlı hakaret, aşağılama, neresi evliliğe gidecek ilişkimizin acaba?
"bayılıyorsun buna, bu vıdı vıdı, bu sen olmayan haller"
-uykum var
"paramız var"
-içeri önce sen gir
"uygun değil"
-bir kerecik, burayı hiç bilmiyoruz kimse bizi tanımıyor
"oyun sırası değil"
..
müzik şahanedir, gece adeta inanılmaz bir sakinlikte, kadife kumaştan kayar misali sabaha uzanır.
"haydiii, gidiyoruz.."
-son bir sigara içmeeliyim
"arabada iç"
-çişim de geldi ama
"yolda dururum"
-beni bırak sen git (gulerek)
"tamam" (der ve gider, ciddi olmak adına hem de ömrünün sonuna ant içmiştir)
-bravo, git böyle, ama önemli değil, yine de seni seviyorum ben, ama sen, daha ilk ama ilk cıvımamda, biraz içtim ne olmuş, eğlenmek benim de hakkım, bak, ne yaptın, arkanı dönd..
cümleyi tamamlayamaz kız, adam elinden tutar, o sırada çok keyif aldığını hatta gülüyor olduğunu kıza çaktırmadan onu arabaya bindirir.
Paranın hakkı verilmiştir.
-dondurma alalım mı? paramız var mı?
"çok paramız var, alalım"
yola çıkılır
ki bu yollar ta ki bir gün şiddetli bir kavga sonucu çekilen filmler camdan fırlatılana kadar devam eder.

"the end-

derken, bazı şeyler bitse de bu an'latimlar adamı mumyalar.






5 Haziran 2014 Perşembe

Bar - Bölüm 1

Iyi bir bara gidilmisti. Saat 1 olmadan oradan kalkmasi gerektğini biliyordu.
Tum gece saatine hic bakmadan, içinden saniyeleri sayarak, beklemeye karar verdi.

'Bir limitin varsa özgür olamazsın.'

Şurada yaklaşık iki saatim var bırak tadını çıkarayım demek yerine, gecenin sonunu bekleyecekti.
Sadece durarak.

'Sonlar yakınsa, 'felç' gerçekleşir.'  

En çok sevdiği kokteyli sipariş etmişti. Fakat iki saat boyunca 350 ml'yi bitiremeyecekti sanki. 

'Dil, damak iki yabancı oluverir keyifsiz anlarda.'

Sağ masadaki adam, ona birisini anımsatıyordu. Düşündü hatta baktı ama bulamadı. Bulmak da istemedi. Aklını yine elden kaçırmak istemiyordu.

'limitlerin farkındalığı seni tutsak kılar. '

 Adama saati mi sorsam, ateşini mi istesem derken, adam kalktı gitti.

'Zaman nankördür bazen ..'

Daha bekleyerek geçirmesi gereken bir dolu saniye vardı. Tek bir şey düşünebilirse, kafasındaki 
kalabalığı susturabilirse daha kolay olacaktı. Adamı düşünmeye karar verdi. 

'Kişinin kendine olan mesajları, anlaşır aralarında ve bir bedene bürünürler.'

Adam hala oradaydı, barda bir kadının yanına gitmişti. Kadın çok güzeldi. Adam çok ilgiliydi, fazla yılışık kıvamda olsa da. Bu da onu maskeliyordu. Izleyici olarak bile bu serüvene katılmak, sadece adamı düşünmek iyi gelmişti. 

Durmak adına bir şey seçmek gerekir. Her seçim bir vazgeçişse, durmak iyidir.